MAKALELER
- Vajinismus Tedavi Edilmezse Ne Olur
- Vajinismus Kadını Ne Hisseder
- Vajinismus Eşleri Nasıl Etkiliyor
- Vajinismus Tedavisi ; Yalnız Mı – Eşli Mi
- Vajinismus Nedeni Nelerdir
- Vajinismus Hastaları Hamile Kalabilir Mi
- Vajinismusda Kasılma
- Vajinismus Profesyonel Destek Almadan çözülebilir Mi
- Cinsel Isteksizlik
- Vajinismus Tedavisi Için Jinekolojik Muayene Gereklimidir
- Vajinismusta Tedavi Süresi
- Vajinismus Tedavisi Var Mıdır
- Cinsel İşlev Bozukluklarında Tedavi
- Cinsel Soğukluk Ve Vajinismus Aynı şeymidir
- Vajinismuslu Bir Kadının Yapamadıkları
Cinsel isteksizlik
Sürekli olarak ya
da yineleyici bir biçimde, cinsel fantazilerin ve cinsel etkinlikte bulunma
isteğinin az olması ya da hiç olmaması olarak tanımlanmaktadır. Değerlendirme
cinsel ilgi ve istek sorunu olan kişinin yaşı, yaşam koşulları, genel sağlığı
ve sorun oluşmadan önceki cinsel isteği gibi etkenler de göz önüne alınarak
yapılmalıdır.
Cinsel istek bozukluğu kadınlarda
ergenlik döneminden başlayarak devam eden
primer
bir sorun olarak ortaya
çıkabileceği gibi yaşamın herhangi bir döneminde cinsel partnerle yaşanan genel
ilişkideki sorunlar, depresyon gibi psikolojik bozukluklar, gebelik, doğum,
psikolojik travma ya da ilaca bağlı belirgin bir neden veya durum sonucu
sekonder
bir sorun olarak da ortaya çıkabilmektedir. Ayrıca, kadının sosyal çevredeki
sorunu, evlilik dışı bir ilişki yaşaması, görücü usulü evlilik yapması,
çözülmemiş çatışmalar yaşaması ve en önemlisi de mutsuz bir evlilik sürdürmesi
cinsel isteğini olumsuz yönde etkilemektedir. Bunun dışında, sorunu yaşayan
kadının cinsel içerikli hayal ve düşüncelerinin, karşı cinse olan ilgisinin,
masturbasyon yapma sıklığının ve partneriyle yaşadığı ilişki sıklığının da
cinsel isteksizlikte önemli bir payı vardır.
Bazen kadınlar cinsel aktiviteye
cinsel istekleri olduğu halde katılmayabiliyor ya da cinsel istekleri olmadığı
halde katılabiliyor. Buradaki en temel neden, cinsel yaşamı olumsuz olarak
etkileyen bir takım yanlış inançların varlığıdır. Özellikle “ Sevişmeyi başlatan
kadın azgın ve istenen bir kadın değildir ! ” cinsel mitine olan inancın,
kadınların cinsel aktiviteye başlamalarına engel olduğu bir gerçektir. Ancak bu
kadınlar eşleri tarafından başlatılan aktivitelerde yer alabilmekte, herhangi
bir uyarılma veya orgazm sorunu yaşamamaktadır. Diğer taraftan, toplumumuzda
hala kadının kocasına karşı görevlerinden birinin, onunla cinsel ilişkiye
sadece kocası istediği için girmesi gerektiğine olan inançtır. Bu durum da,
özünde keyifli bir aktivitenin bir iş ve hatta bir işkence olarak görülmesine
neden olmaktadır. Bu olumsuz düşünce ve inanışlar doğuştan var olan cinsel
dürtülerin, zaman içinde geliştirdiğimiz cinsellikle ilgili bilgi, tutum ve
deneyimlerimizle nasıl biçimlendiğini göstermektedir.
Cinsel istek azlığından şikayet
eden kişinin yaşı dikkat edilmesi gereken önemli faktörlerden biridir. Yaşın
ilerlemesi ile birlikte meydana gelen biyolojik değişim, cinsel istek azlığı
yaratmaktadır. Özellikle, menapoz ve bununla birlikte oluşan hormonal değişim,
vulvada ve vajende atrofi, vajinanın salgılarında azalma ve sonuçta vajinada
kuruluğa ve hatta ilişki sırasında ağrıya neden olmaktadır. Bir kadının düzenli
adet görmesinin birçok kültürde doğurganlığın ve dişiliğin tanımı olarak
algılanması, menapozun da “kadınlığın kaybedilmesi” gibi düşünülmesine ve hatta
buna bağlı olarak “bu yaştan sonra” cinselliğin yaşanmasının da hoş olmayacağı
gibi olumsuz inançlara yol açmaktadır. Dolayısıyla, cinsel istek azlığı söz
konusu olsa bile bu dönemde sorun olarak algılanmamakta ve bu amaçla tedaviye
başvurulmamaktadır.
Cinsel istek azlığına sebep olan
etkenlerden diğerleri de kullanılan ilaçlar ( psikiyatrik bozuklukların
tedavisinde kullanılan ilaçlar, doğum kontrol hapları, tansiyon ilaçları ), bazı
bedensel hastalıklar ( diabet, yüksek tansiyon gibi ), alkol kullanımı, kanser
tedavileri ve erken yaşam deneyimleri içinde herhangi bir cinsel taciz ve
tecavüz öyküsünün varlığıdır. Cinsel içerikli travma öyküsü olan kadının daha
sonraki her cinsel yaşantısını geçmişte yaşadığı tecavüz sahneleri ile
bağdaştırması cinsel aktivitelerden ve yakınlaşmalardan uzak durmasına neden
olmaktadır.